7 Eylül 2012 Cuma

Dikkat 10 başarılı genç aranıyor

Dikkat 10 başarılı genç aranıyor 10:03 - Merkez Bankası 2 milyar TLlik 5 Ekim vadeli ve geleneksel yöntemli repo ihalesi açtı10:02 - Merkez Bankası 6.5 milyar TLlik 14 Eylül vadeli rdep oihalesi açtı10:01 - TEMde alev alev yandı09:59 - Piyasalar moralli, ABD istihdamı bekleniyor09:51 - İMKB-100 güne 0.09 artışla 67.773,67 puandan başladı. Endeksin yükselişi 58.83 puan oldu09:51 - VOBda kaldıraçlı işlemlere düzenleme09:46 - Volvo FH taşımacılıkta ç
ıtayı yükseltti09:45 - Bankalar hacklenebilir mi?09:42 - Odeon en değerli 38inci marka09:37 - Nortona göre, Türkiye’de siber suç maliyeti 556 Milyon dolarDikkat 10 başarılı genç aranıyor 25 Mayıs 2012 Cuma 08:33 İSTANBUL - Türkiye'de daha iyi yarınların peşinde koşan başarılı gençlerin toplumsal gelişime katkısı bulunan öykülerini ve çalışmalarını görünür kılarak, tüm Türkiye'de farkındalık yaratmak, gelecek nesillerin daha duyarlı ve aktif vatandaş olmalarını teşvik ederek onlara ilham vermek amacını taşıyan ve dünyanın en prestijli ödüllerinden olan "Ten Outstanding Young Persons Of the World" programının Türkiye finalleri olan TOYP - Türkiye'nin On Başarılı Genci' projesi 2012 süreci başladı. Dünyanın en prestijli ödüllerinden olan “Ten Outstanding Young Persons Of the World" programının Türkiye finalleri olan TOYP - Türkiye'nin On Başarılı Genci' projesi, her sene dünyanın en büyük üçüncü sivil toplum örgütü olan Uluslararası Genç Liderler ve Girişimciler (JCI) Derneği Türkiye federasyonu tarafından düzenlenenen ve Türkiye'nin alanında en eski sosyal sorumluluk ve toplumsal farkındalık yaratan projelerindendir. Kategoriler İş Dünyası, Ekonomi ve-veya Girişimcilik Siyaset, Hukuk ve Kamu Yönetimi Bilimsel Önderlik Kültürel Başarı Çevre Korumacılığı ve Ahlaki Önderlik İnsan Haklarına, Çocuklara ve Dünya Barışına Katkı İnsanlığa ve Gönüllü Kuruluşlara Hizmet Fen ve Teknik Gelişme Kişisel Başarı Tıbbi Yenilik ve Buluşlar

15 Mayıs 2012 Salı

Kalbime Kıymık Battı Gülçin Vardarcı

Kalbime Kı
ymık Battı Papatya kızım Gülser'im , İlk anneler günümde bana "anne" diye seslenmeyi seçmen ile tescillendi anneliğim. O tılsımlı sözcüğün ile hayata bağlandım. Bir kilometre taşıymış meğer yıllar sonra anladım. Ne şanslıyım ki senin ve kardeşin gibi mükemmel çocuklara sahibim. Üstelik örnek aldığım bir de "annem" var. Evimizde "çocuk cumhuriyeti" olduğu için pek az kişiye nasip olan mükemmel bir çocukluk yaşadığını biliyorsun. Herkesi hayrete düşüren resim yapma hevesin ile 3 yaşında Leonardo Sanat Galerisinin en genç:) üyesi olmuştun. Kanaryam,biliyorsun başarıya giden yolun sonu yoktur.Sen gittikçe yol uzar. Arkadaşlarınla oyunların,hayal gücünü aşan yaşgünü partilerin,populerliğin, her teknolojik yeniliği denemen,,tenis,basket,at binmelerin, dans ve yemek yarışmaların,paten kaymalar,kayak ,sörf yapman,oynadığın tabular, yabancı dilleri şarkılardan, filimlerden pekiştirmen ile bir defada 4 farklı üniversite seçeneğinin olmasına rağmen "Bir çocuğu kurtarmak cennette bir kapı açmakmış" diyerek kardeşine göre branş seçmen... Altın kalbinle, birlikten kuvvet doğar düşüncesiyle yardımseverliğine uygun derneklerde faal olman. Seminerlerin, konferansların,seyahatlerin, başkanlıkların,çalışman ve kardeşine ödünç verdikten sonra benimle beraberliği hala bekliyor olman seni “İMKANSIZA HAYIR” diyenlerden yapıyor. Uzaydan görünmemizi sağladığın gücün damarlarındaki asil kandan geldiğini bilerek kardeşinin yeteneğini keşfetmen ve onun kurtuluşuna yelken açmamız... “Kızınızla gurur duyuyoruz “diyen TFL öğretmenlerinin ve girdiğin her toplumda söylendiği gibi ben de seninle GURUR DUYUYORUM. Sevgili Oğlum Cem, Ablanın kardeş isteyerek seni sipariş etmesiyle birlikte aramıza coşkuyla katılman sanki dün gibi. Evimizde yaşanan bayram havası ilk yaşında söylediğin "ANNE" sözcüğünün uzun süre yeniden duyulmaması ile bu milenyuma ötelendi. Bir gün sen 2 yaşındayken Şive Teyzen ziyaretimize geldiğinde senin sürekli ellerine baktığını gördü ve bu durumun zamansız olduğunu söyledi .Hemen doktorlara koştuk ama senin sadece fazla sevgiden "şımartılmış" olduğunu söylediler ve içimiz tam rahatlayacakken anneannen zorla OTİZM teşhisi koydurdu.Candan Erçetin’in şarkısında dediği gibi parçalandım,savruldum yok oldum. Amerika Kansas'ta Great Plains Laboratory den gelen tahlil sonucuna göre bu duruma bir yaşında yapılan karma aşının içindeki civanın sebep olduğunu öğrendik. Hayallerimiz tuz buz oldu. O kadar çok istenen bir çocuk olduğundan mı,çok tatlı olduğundan mı,zorluklara rağmen vazgeçmeme özelliğimizden mi bilemiyorum ,oturdum düşündüm,ailemdeki tüm güçlü kadınlar bu şartlarda ne yaparlardı diye ve yola devam etmeye karar verdim Daha güçlü, daha kırgın ,daha yalnız daha yorgun... O zamanlar otizm şimdiki gibi 80 çocukta bir görülmüyor ne biz ,ne doktorlar, ne de toplum biliyor, nereden geldiği belli değil,ne yapılacak bilinmiyor tam bir muamma.Elimizde sadece bir film var. O da kardeş çaresizliğini anlatıyor çözüm odaklı değil. Anneannen hemen kolları sıvamış ve Autism Society of Amerika'ya üye olmuş, okuyor altını çiziyor" HE IS OUR CEM "diye yazıyor. O sırada Gonca ve Oya Teyzen kapıya dayandılar ve bir terapiste seni götürmemi adeta şart koştular. Kızıma gidip "bekle beni" dedim Dönüm noktası başlamış oldu. Mucize oldu ve terapist Hüseyin Nazlı seni konuşturmayı başardı. Cemişkom, gözlerin rengi biçimi ne olursa olsun gözyaşları aynıdır,düşünsene sevinç gözyaşlarımızı. Çare arayışlarımız sürerken Mirey Teyzen İsrail'li bir terapistten bahsetti. Seni ateşten kurtarmak için tüm gerekenler yapılmalıydı ve ilk defa bana birisi !,Ziva Rom !"söylediklerimi yaparsan 7 ayda iyileşebilir "dedi.O güne kadar hiç kimse umut vermemişti. Üzerinden 15 yıl geçti hala çabalıyoruz ama İYİLEŞEBİLİR sözcüğü çok çarpıcı gelmişti. Yolun çok başında olduğumuzu görünce de Goethe nin ünlü sözü geldi aklıma "cesaretini kaybeden her şeyini kaybetmistir". Hiç bilebilir miydik dualarımızla Allahı meşgul ederken aslında senin gibi binlerce çocuğa da umut olacağımızı. Allahın izniyle iyileşmen ile gözünün bebeği olan babanın medyada görünmene izin vermesiyle nice evlatların da iyileşebileceinin rüyasını hiç görmüş müydük?Kanunları koydurup,uygulatarak sıradanlıktan çıkabileceğimizi… Santana'nın "Put Your lights on" şarkısına yaptığın doğaçlama ritm eşliği ablanın vizyonu ve kararlılığı ile hayat kurtaran bir değişimi başlattı.MÜZİK. Biliyorsun yaşadığın sendrom aynı zamanda dehayı da içinde barındırıyor. Belki iyi bir müzisyen olmasaydın iyi bir bilgisayar yazılımcısı,iyi bir ressam,iyi bir sporcu,çok iyi bir ahçı yada içindeki saklı hazine keşfedilecek ve topluma yararlı farklı bir dalda başarılı olabilirdin. Her çocuk oyuncak isterken sen zoru seçtin ve okumak istedin hep.İyi kalpli Zuhal öğretmenin sınıfına seni kabul etmesiyle başlayan akademik hayatın İyi kalpli müdüren Makbule Taşkın ile kendini engelsiz hissetmeni sağladı.Ü.B.Anadolu Güzel sanatlar Lisesine giriş sınavların ve kazanma sürecin yine iyi kalpli Bülent ve Müge Öztürk vasıtasıyla ve eniştenin sana yapılan haksızlığı Bülent Arınç'a bildirmesiyle olduğunu biliyorsun.Burası bir yuva diyenYaşar Üniversitesi Rektörü ve hayallerini sana veren Sayın Selçuk Yaşar senin gibi mükemmel bir çocuğun gözlerindeki pırıltıları görebilmişlerdir. Cem'cim hayatımın en önemli günlerinde yardımıma koşan hep ailem ve değerli,kaliteli arkadaşlarım olmuştur. Gittiğin okullar sana meslekten çok daha fazlasını iyi dostları ve arkadaşları sağlarsa başarılı olmuşsun demektir. 5. element olan SEVGİ kadar , zaman, bilgi,şans sadakat,çalışkanlık,pozitif enerji ve para ile aşılamayacak engel tanımıyorum. Aslında bizim senden öğrenmemiz gereken pek çok şey var. "İlk hedefiniz Akdeniz'dir " diyen Başkomutanımızın heykeli olan ve toprağı kazsan sanat fışkıran, en farklı şehirde yaşarken Türkiye'nin en başarılı 10 gencinden Kültürel Kategoride Birinci olup da,senfoni orkestrasında ilk solist olarak tarihe geçen bir otizmli olarak üniversitende ingilizce öğrenmeye çalışırken,3 enstrümanda keman,piyano,perküsyon dersi gören tek öğrenci olarak mütevazi kalmanın nasıl birşey olduğunu bize anlatır mısın? Müziği biliyorum, nereden bildiğimi bilmiyorum, öğrenip, öğretmek istiyorum gibi ilginç yaklaşımının peşinde koşturuyoruz ablan, baban ben ve öğretmenlerin yıllardır. Mehmet Yasemin Hoca'nın söylemine göre ise de "çatır çatır çalıyorsun SEN GERÇEK BİR MÜZİSYENSİN" Attığın kahkahaların hiç eksilmemesi dileklerimle… Son Söz olarak Aydın Boysan gibi düşündüğümü söylemeliyim. Hayatımın her karesi benimdir,Onu seviyorum ,hiçbir saniyesini değişemem.

2 Mayıs 2012 Çarşamba

Cem Vardarcı Başardı

CEM BAŞARDI Giriş tarihi : 30.04.2012 19.22 Güncelleme : 19.54 YAŞAM Paylaş Gösterdiği başarılar ve iyileşmeyle otistik çocukların umudu olan İzmirli Cem Vardarcı (22), ailesinin sevgisi ve desteğiyle iyileşerek başarılı bir müzisyen oldu. Uğruna ablasının kariyerinden vazgeçtiği, ailesinin büyük fedekarlıklar yaptığı Cem, aynı zamanda Türkiye'de üniversitede okuyan tek otizmli öğrenci olma özelliğini sürdürüyor. Hastalığı 4 yaşında fark edilen Cem Vardarcı'nın hayatı, müziğe olan ilgisinin keşfedilmesiyle değişti. Müziğe bateri ile başlayan, daha sonra Ümran Baradan Güzel Sanatlar Lisesi'nin müzik bölümünü bitiren Vardarcı, halen Yaşar ÜniversitesiSanat ve Tasarım Fakültesi müzik bölümü yaylı çalgılar Ana Sanat Dalı Keman ve Hazırlık sınıfında İngilizce eğitim alıyor. ANNEANNESİ ANLADI Otizm Derneği'nin kurucularından olan annesi Gülçin Vardarcı, ablası Özel Eğitim Uzmanı-Psikolog Gülser Vardarcı ve işadamı babası Zafer Vardarcı'nın desteğiyle mutlu bir hayat süren Cem, "Amacım dünyaca ünlü bir müzisyen olmak ve ülkemi temsil etmek. Ailem beni sevgisi ve desteğiyle kurtardı" dedi. Keman, piyano, darbuka, gitar ve perküsyon çalan Cem Vardarcı'ya öğretmenleri, Cem'e isminin başındaki 'otizmli' kelimesinin çıkarılarak usta bir müzisyen denmesini istiyor. Anne Gülçin Vardarcı, oğlunun rahatsızlığını seyahatte oldukları bir dönemde eczacı olan annesi Nesrin Berker'in fark ettiğini söyledi. Gülçin Vardarcı, "Tabii ilk başlarda çok üzüldük, bu hastalığı kabullenemedik. Fakat sonrasında tedavi yöntemlerini araştırmaya başladık. Şans eseri,Hüseyin Nazlı'yı ve İsrailli terapist Ziva Rom'un ismini duyduk ve tedavileriyle oğlum hızla iyileşmeye başladı. Müziği artık severek yapıyor, bu işi yaparken mutlu oluyor. Kendisine 7/24 eğitim verdik. Sürekli araştırdık ve ona iyi gelebilecek tüm davranışları ve metodları öğrendik. Şimdi onu görünce çok mutlu oluyoruz" dedi. FATİH ABACIOĞLU (HABER MERKEZİ) SIRA DİĞERLERİNDE

Cem Vardarcı Başardı Cem Vardarcı'ya öğretmenleri, Cem'e isminin başındaki 'otizmli' kelimesinin çıkarılarak usta bir müzisyen denmesini istiyor.

CEM BAŞARDI Paylaş Gösterdiği başarılar ve iyileşmeyle otistik çocukların umudu olan İzmirli Cem Vardarcı (22), ailesinin sevgisi ve desteğiyle iyileşerek başarılı bir müzisyen oldu. Uğruna ablasının kariyerinden vazgeçtiği, ailesinin büyük fedekarlıklar yaptığı Cem, aynı zamanda Türkiye'de üniversitede okuyan tek otizmli öğrenci olma özelliğini sürdürüyor. Hastalığı 4 yaşında fark edilen Cem Vardarcı'nın hayatı, müziğe olan ilgisinin keşfedilmesiyle değişti. Müziğe bateri ile başlayan, daha sonra Ümran Baradan Güzel Sanatlar Lisesi'nin müzik bölümünü bitiren Vardarcı, halen Yaşar Üniversitesi Sanat ve Tasarım Fakültesi Müzik bölümü Yaylı Çalgılar Ana Sanat Dalı Keman bölümünde ve İngilizce hazırlık eğitimi alıyor. ANNEANNESİ ANLADI Otizm Derneği'nin kurucularından olan annesi Gülçin Vardarcı, ablası Özel Eğitim Uzmanı-Psikolog Gülser Vardarcı ve işadamı babası Zafer Vardarcı'nın desteğiyle mutlu bir hayat süren Cem, "Amacım dünyaca ünlü bir müzisyen olmak ve ülkemi temsil etmek. Ailem beni sevgisi ve desteğiyle kurtardı" dedi. Keman, piyano, darbuka, gitar ve perküsyon çalan Cem Vardarcı'ya öğretmenleri, Cem'e isminin başındaki 'otizmli' kelimesinin çıkarılarak usta bir müzisyen denmesini istiyor. Anne Gülçin Vardarcı, oğlunun rahatsızlığını seyahatte oldukları bir dönemde eczacı olan annesi Nesrin Berker'in fark ettiğini söyledi. Gülçin Vardarcı, "Tabii ilk başlarda çok üzüldük, bu hastalığı kabullenemedik. Fakat sonrasında tedavi yöntemlerini araştırmaya başladık. Şans eseri Hüseyin Nazlı'yı ve İsrailli terapist Ziva Rom'un ismini duyduk ve tedavileriyle oğlum hızla iyileşmeye başladı. Müziği artık severek yapıyor, bu işi yaparken mutlu oluyor. Kendisine 7/24 eğitim verdik. Sürekli araştırdık ve ona iyi gelebilecek tüm davranışları ve metodları öğrendik. Şimdi onu görünce çok mutlu oluyoruz" dedi. FATİH ABACIOĞLU (HABER MERKEZİ) SIRA DİĞERLERİNDE Yeni Asır'ın bugün Mövenpick Otel'de gerçekleştireceği tavla turnuvası, Cem gibi otizm hastası binlerce çocuğun mücadelesine destek olacak MURAT ŞAHİN / ONUR ÇAKIR (HABER MERKEZİ) Yeni Asır Gazetesi'nin Vali Cahit Kıraç'ın himayelerinde ve İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu'nun öncülüğünde, İzmir Tavla Derneği'nin organizasyonu ve hakemliğinde düzenlediği "Yeni Asır Geleneksel Tavla Turnuvası" bu akşam gerçekleştirilecek. Mövenpick Otel'de saat 18.30'da başlayacak etkinlik İzmir ve bölgenin önde gelen isimlerini bir araya getirecek. Mövenpick Otel'in mekan sponsorluğundaki organizasyonun geliri, İzmir Büyükşehir Belediye eski Başkanı Burhan Özfatura'nın mütevelli heyet başkanlığını yürüttüğü Anadolu Otizm Vakfı'na bağışlanacak. Böylece, İzmir'deki otistik çocukların, müzikteki başarısıyla adını duyuran ve şu an üniversite eğitimi almaya devam eden tek otizm engelli olan Cem Vardarcı gibi olabilmeleri için verdikleri mücadeleye önemli bir katkı sağlanmış olacak. Yeni Asır Gazetesi tarafından geleneksel hale getirilecek turnuvaya katılacak olan İzmir'in önde gelen isimleri, çekilecek kura sonrasında birbirleriyle tavla oynayacak. Kazananlar bir sonraki turda eşleşecek. İzmir Tavla Derneği'nin organizasyonu ve hakemliğinde gerçekleştirilecek turnuvanın sonunda ise İzmir'in tavla şampiyonu belli olacak. Turnuvanın şampiyonuna kupa verilirken ikinci ve üçüncüler de ödüllendirilecek. Bu arada etkinliğe katılacak isimlerden, iddialı açıklamalar gelmeye devam ediyor. Bu akşamki turnuvaya "şampiyonluk" parolasıyla hazırlandıklarını belirten çok sayıda isim, böylesine önemli bir sosyal sorumluluk projesinde yer almanın mutluluğunu yaşadıklarını vurguladı. Herkes tek yürek oldu Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu: İzmir'in önde gelen isimlerinin "otistik çocuklarımıza destek" gibi çok ulvi bir amaç için bir araya gelmesini, kentimizdeki birlik ve beraberlik ruhunun gelişmesi açısından fazlasıyla önemsiyorum. Bu destek tablosunun bir parçası olmaktan da büyük onur duyuyorum. Bana göre turnuvanın kazananı şimdiden belli: İzmir. Bu organizasyonu düzenleyen Yeni Asır Gazetesi'ni de yürekten kutluyorum. İTO Meclis Başkanı Selami Özpoyraz: Yeni Asır Gazetesi'ne organizasyon için çok teşekkür ediyorum. Bu sayede otistik çocuklara destek olacağız. Ben tavladan çok anlamam ama yarışacak arkadaşlara başarılar diliyorum. İzmir'in önde gelen isimleri bir araya gelecek. Bundan sonrasında bu birlikteliğin yeni projelere süreceğine inanıyorum. İşadamı Samim Sivri: Turnuvaya katılacağım. Turnuvanın geliri de otistik çocuklara bağışlanıyor. Bu da çok güzel bir sosyal proje. Ben turnuvada iddialı değilim. Ancak böyle bir organizasyon için Yeni Asır Gazetesi'ne de teşekkür ediyorum. Güzel bir etkinlik olacağına inanıyorum. İşadamı Hasan Küçükkurt: Çok keyifli bir organizasyon olacak. Tavlanın ustaları burada belli olacak. Ben Mesut Sancak'ın şampiyon olacağına inanıyorum. Turnuvanın gelirinin de güzel bir iş için kullanılması alkışlanacak bir girişim. Ben de iyi tavla oynarım. Diğer arkadaşlara da başarılar diliyorum. İşadamı Önder Türkkanı: Ben iyi bir tavlacı değilim ama otistik çocuklara destek olmak için turnuvaya katılacağım. Yeni Asır'ın İzmir'in önde gelen isimlerini sosyal bir proje etrafında toplaması çok güzel bir şey. Turnuvada yarışacakların başarılı olmasını temenni ediyorum. İşadamı Sıtkı Şükürer: Tavlada ustayım ama bu turnuva için mütevazı olmak lazım. Çünkü herkes tek bir oyun oynayacak. Tavla, şansı yönetme oyunudur. Eğer şans benden olursa gerisi kolay. Şansım yaver giderse başarılı olacağıma inanıyorum. İşadamı Levent Ürkmez: Şaka ile başlayıp çok güzel bir organizasyona dönüşen ve otistik çocuklara katkı sağlayacağımız bu turnuva için Yeni Asır Gazetesi'ne teşekkür ediyorum. Ben de çok iyi bir tavla oyuncusuyum. İddialıyım. Tabii bu oyunda şans çok önemli. Bileği kuvvetli olan kazansın. İşadamı Emin Önal: Tavla turnuvasının sonucunda otistik çocuklara destek olunacak olması çok güzel bir şey. Biz de, öncelikle bu amaç için burada olacağız. Tavlada zaten Mesut Sancak benim öğrencimdi. Bugün bir kez daha öğretmen ile öğrenciler belli olacak. Ben kendimi favori olarak görüyorum. Tabii tavlada şans da çok önemli. İşadamı Ahmet Ayakdaş: Yeni Asır'ın düzenlediği turnuvaya katılacağım. Sonunda otistik çocuklara destek olunacak olması çok güzel. Ben de iyi tavla oynarım. Bugünkü turnuvada iddialıyım. Bütün arkadaşlara başarılar diliyorum. İşadamı Adil Dalan: Böyle güzel bir organizasyona katılmaktan mutluluk duyuyorum. Yeni Asır'a da buna vesile olduğu için teşekkür ediyorum. Otistik çocuklara da destek olunması çok güzel. Ben de turnuvaya katılacağım. İyi olduğumu sanıyorum. Şansın benden yana olmasını isterken, diğer arkadaşlara da başarılar diliyorum. İşadamı Ramazan Davulcuoğlu: Ben tavla oynamayı pek bilmem. Ancak, sosyal sorumluluk bilinci gereği bu organizasyona katılıyorum. Yeni Asır Gazetesi'ni de, geliri otistik çocuklara bağışlanacak olan İzmir'in önde gelen isimlerini bir araya getiren organizasyonu için kutluyorum. Turnuvaya katılacak olanlara da iyi şanslar diliyorum. Medikalpark İzmir Hastanesi Genel Müdürü Veysi Kubba: Turnuvayı, çok anlamlı bir sosyal sorumluluk projesi olarak görüyoruz. Bu nedenle hem turnuvaya hem de turnuvadan sonra otistik çocuklarımızın tedavisine yönelik her türlü katkıyı sunmaya hazırız. Otistik çocuklarımızın almış olduğu sağlık hizmetinin dünya standartlarında olması için hastane olarak üzerimize düşeni yaparız. Karabağlar Belediye Başkanı Sıtkı Kürüm: Yeni Asır'a böyle bir organizasyon yaptığı için teşekkür ediyorum. Tavlada iddialıyım. Küçük yaşlardan beri oynarım. Buca Belediye Başkanı Ercan Tatı: Otistik çocuklar yararına düzenlenecek böyle bir organizasyona katılmanın mutluluğunu yaşıyorum. Yeni Asır'ı buna öncülük ettiği için tebrik ediyorum. Tavlada iddialı olduğumu bugün göstereceğim. Balçova Belediye Başkanı Mehmet Ali Çalkaya: Umarım atılan bu adımla çocuklarımızın önündeki bütün engelleri kaldırırız. Bu tür organizasyonların devamı gelecektir. Tavla bir şans oyunu. Ne sonuç getireceği belli olmaz. Çiğli Belediye Başkanı Metin Solak: Tavlada iddialıyım ama zar köşeli, ne gelir bilmiyorum. Güzel tavla oynuyorum. Bugün bunu göreceğiz. Böyle bir organizasyona Yeni Asır'ın önderlik etmesi bizim için önemli. Umarım istediği amaca oluşur. Bayraklı Belediye Başkanı Hasan Karabağ: Çok güzel bir organizasyon. Tavlada iddialı değilim. Ben seyretmeyi tercih edeceğim. Urla Belediye Başkanı Selçuk Karaosmanoğlu: Tavlayı bilmem. İddiam yok. Otistik çocuklarımıza destek olmak için geleceğim. Bu organizasyonu Konak Belediye Başkanı Hakan Tartan: Üç yıllık görev süremde ağırlıklı olarak sosyal projelerin, sosyal çalışmaların ve girişimlerin yanında yer aldım. Maddi ve manevi destek verdim. Yeni Asır Gazetesi'nin böylesine önemli bir sosyal projede yer alması ve girişimde bulunması beni oldukça memnun etti. Yeni Asır 1. Geleneksel Tavla Turnuvası'nın başarılı geçmesini temenni ediyorum. Trnuvaya katılan dostlara başarılar diliyorum. Narlıdere Belediye Başkanı Abdül Batur: Bu organizasyonda emeği geçenleri kutluyorum. Bu çalışmada bizlerin bir katkısı olursa bundan mutlu oluruz. Tavlada iddialıyım. Neticeyi hep birlikte göreceğiz. Kemalpaşa Belediye Başkanı Karakayalı: Tavla oynamasını bilmem. Ben izleyici olarak katılacağım. Otistik çocuklarımız için böyle bir organizasyon düzenlenmesinden dolayı oldukça mutluyum" Özfatura: İzmir'de 7 bin otistik çocuk var Turnuvanın gelirinin bağışlanacağı Anadolu Otizm Vakfı Mütevelli Heyet Başkanı ve Büyükşehir Belediyesi eski Başkanı Burhan Özfatura, otistik çocuklar yararına düzenlenecek 'Yeni Asır 1. Geleneksel Tavla Turnuvası'nı organize edenlere ve katılanlara teşekkür ederek, "Değişik vesilelerle bu desteğe muhtaç evlatlara her zaman yardımcı olmak lazım. Bu tür organizasyonların sayısı artsın istiyoruz. Bugüne kadar otistik çocuklarımızın sayısı tespit edilemedi. Ancak, İzmir'de 7 bin çocuğumuz olduğunu düşünüyoruz. Maalesef bunlardan sadece 300 tanesi eğitim ve tedavi imkanlarına sahip oluyor. Vakıf olarak da elimizden geldiği kadar açığı kapatmaya çalışacağız. İzmir'de örnek proje üreterek Türkiye'ye yayılması için çalışıyoruz" dedi. Turnuvaya katılan isimler Sürpriz isimleri de ağırlayacak turnuvaya katılacak kamu yöneticilerinden bazıları şöyle: Vali Cahit Kıraç, Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, AK Parti İzmir Milletvekili Aydın Şengül, İzmir Cumhuriyet Başsavcısı Durdu Kavak, İl Emniyet Müdürü Ali Bilkay, Buca Belediye Başkanı Ercan Tatı, Bayraklı Belediye Başkanı Hasan Karabağ, Kemalpaşa Belediye Başkanı Rıdvan Karakayalı, Urla Belediye Başkanı Selçuk Karaosmanoğlu, Konak Belediye Başkanı Hakan Tartan, Çiğli Belediye Başkanı Metin Solak, Alaçatı Belediye Başkanı Muhittin Dalgıç, Balçova Belediye Başkanı Mehmet Ali Çalkaya, Narlıdere Belediye Başkanı Abdül Batur, Karabağlar Belediye Başkanı Sıtkı Kürüm, EXPO 2020 Yürütme Komitesi Başkanı Mahmut ÖzgenerıÜü, Basın İlan Kurumu İzmir Şube Müdürü Fikret Sönmez, Manisa İl Genel Meclisi Başkanı Hayrullah Solmaz. İşadamlarının isimleri şöyle: Mesut Sancak, Rıza Akça, Aziz Demir, Temel Aycan Şen, Gökhan Çarmıklı, Abdullah Kavuk, Hüseyin Aslan, Mehmet Tiryaki, Sıtkı Şükürer, Cemal Elmasoğlu, Salih Özen, Erdoğan Tözge, Cem Bakioğlu, Kemal Çolakoğlu, Nejat Arseven, İbrahim Aksoy, Berna Noyaner, Azad Yeşil, Oğuz Özkardeş, Selami Özpoyraz, Ahmet Baştuğ, Ekrem Demirtaş, Zekeriya Mutlu, Tolga Duğles, Tolga Türker, Mehmet Bektur, Veysi Kubba, Zafer Beken, Mehmet Baz, Ahmet Bilge Göksan, İlhan Gürel, İstemi Gürel, Ramazan Davulcuoğlu, Sabahattin Vatansever, Samim Sivri, Önder Türkkanı, Hasan Küçükyurt, Ahmet Ayakdaş, Levent Ürkmez, Tufan Ünal, Adil Dalan, Ömer Yüngül, Emin Önal, Zafer Beken, Hikmet Alcan, Arif Koşar, Ümit Ülkü, Kudret Aydın, Fatih Köksal, Kudret Aydın, Ferit Kora, Rahmi Sezgin üye olmadan yorum yazmak istiyorum üyeyim giriş yapmak istiyorum kalan karakter 1000 yorumla Haberin tüm yorumlarını okuyun (1 yorum) ayla ayla aferim cem seninle gurur duyduk . nice aileler var otizm ne olduğunu bile bilmiyolar ailenle hep mutlu ol ailen sana hayatlarını vermişler çok ama çok şanslısın .................. Copyright © 2003-2012 Tüm hakları saklıdır. TURKUVAZ GAZETE DERGİ BASIM A.Ş.

29 Nisan 2012 Pazar

*** 22 yaşındaki piyano ve keman öğrencisi Cem Vardarcı'nın, Türkiye'de bir senfoni orkestrası eşliğinde solist olarak sahneye çıkan ilk otistik solist olarak tarihe geçtiğini…

*** 22 yaşındaki piyano ve keman öğrencisi Cem Vardarcı'nın, Türkiye'de bir senfoni orkestrası eşliğinde solist olarak sahneye çıkan ilk otistik solist olarak tarihe geçtiğini…

Cem Vardarcı'dan Ders Gibi Konser

Cem Vardarcı'dan Ders Gibi Konser Cem'den Ders Gibi Konser İzmir İl Milli Eğitim Müdürlüğü'nün, "Otizmi Tanıyalım Tanıtalım" Projesi 78'inci İzmir Enternasyonal Fuarı'nda Hayat Buluyor. Fuar'da Kurulan Standın Açılışında Otistik Cem Vardarcı Gitar Çalıp Şarkı Söyledi, Eğitimle Neler Yapılabileceğini Gösterdi. İZMİR İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nün, "Otizmi Tanıyalım Tanıtalım" projesi 78’inci İzmir Enternasyonal Fuarı’nda hayat buluyor. Fuar’da kurulan standın açılışında otistik Cem Vardarcı gitar çalıp şarkı söyledi, eğitimle neler yapılabileceğini gösterdi. Kemalpaşa’daki Ümran Baradan Anadolu Güzel Sanatlar Lisesi Müzik Bölümü son sınıf öğrencisi Cem Vardarcı, konseriyle ilgi çekerken bu yıl mezun olacağını ve üniversiteye gitmek istediğini belirtti, "Müzisyen olmak istiyorum" dedi. Ailesi, Cem’in yetenek sınavlarında başarılı olacağına inandıklarını, ancak ÖSS’nin kendisi için engel olacağını belirtti, "Cem’in yükseköğrenim yapmasını çok arzu ediyoruz. Yetenekli bir çocuk. Otistik olmasına karşın üniversite okuyabilir, otistiklerin neleri başarabileceğinin en güzel örneklerinden biri olur" dedi. Cem için yükseköğrenim yolundaki engellerin kaldırılması için yetkililerden yardım istendi.

28 Mart 2012 Çarşamba

Mart Okulları Uzman Psikolog Gülser Vardarcı ile “Çocukla İletişim Kurmanın Yolları ve Sen Ben Dili” konulu bir seminer düzenledi





Martı Okulları’nda Anne Baba Okulları

Özel İzmir Martı Okulları’nda “Anne Baba Okulu” eğitim seminerleri kapsamında “Çocukla İletişim Kurmanın Yolları ve Sen Ben Dili” konulu bir seminer düzenlendi. Uzman Psikolog Gülser Vardarcı tarafından verilen seminerde, mutlu bir ailede yetişen çocukların yaşam kalitesinin arttığının, çocuklarla iletişim kurarken beden dilinin ne kadar önemli olduğunun üzerinde duruldu. Velilerin de paylaşımlarıyla renklenen seminerde ailelerin farkındalık kazanmaları sağlandı. Seminerin sonunda bir konuşma yapan İlköğretim Okulu Müdürü Şeyda KAYA; “anne baba olmak kolay değildir. Çocuklarımızın nasıl insanlar olacağı konusunda herhangi bir güvencemiz yoktur. Gün gelecek ve hepiniz dönüp geriye baktığınızda çocuklarınızı iyi yetiştirmek için elinizden gelen çabayı harcadığınızdan emin olmak isteyeceksiniz,bu sebeple bu seminerleri düzenliyoruz çünkü tek hedefimiz çocuklarımız” diye konuştu.

Fotoğraf Galerisi için tıklayınız.

23 Mart 2012 Cuma

TOYP Cem Vardarci

 
Posted by Picasa

Cem Vardarci Made History

 
Posted by Picasa
*** 22 yaşındaki piyano ve keman öğrencisi Cem Vardarcı'nın, Türkiye'de bir senfoni orkestrası eşliğinde solist olarak sahneye çıkan ilk otistik solist olarak tarihe geçtiğini…

20 Mart 2012 Salı

Cem Vardarci MADE HISTORY

 
Posted by Picasa

Cem Vardarcı TARİHE GEÇTİ

 
Posted by Picasa

Gulser Vardarci What I did for my Brother Cem?

What I did for my Brother Cem Friday, 02 December 2011

Hello, my brother Cem is 16 years old. He is 98% recovered from Autism. He has been on a gluten-free/casein-free diet since 1998.

After my mom read William Shaw’s book “Biological Treatments of Autism And Pervasive Developmental Disorders” we visited the US for a specific therapy named “sensory learning” done by Mary Bolles in Boulder Colorado. My brother had some tests, and we realized that he had Candida ,so he had to quit eating wheat and drinking milk.

As we live in Turkey, it was hard to find GF/CF food because my lovely country was unaware of the need for gluten free foods and at that time these kinds of GF/CF foods were unavailable in Izmir. My mother was ordering some cake mixes from internet but the delivery unfortunately took 2 months by shipping.

In 2002 I visited my cousin who was studying in Nice/France. Her and I both tried to find the specific gluten-free casein-free store and it was so hard to find. It was raining that day so we decided to find the address from the internet and the following day we have finally reached the store.

The store was full of people buying one or two things necessary for the next days but me and my cousin had filled the cart with many, many cakes, pastas, soy puddings, cookies, breads, and rice milk. Pretty much a lifetime supply.

And guess what had happened? All the people in the shop stopped buying and started to look directly at us like we were nuts! But we ignored their weird looks and put all the food into a suit case and carried it out and walked all the way from the GFCF store on the fancy streets of Nice to our flat.

At the airport I had to pay 150€ because of the heaviness of the suitcase. Finally, back at home my dear brother was screaming like crazy when he saw all the food he could eat without any prohibition.

By Gulser Vardarci



11:30 AM
467 Views
2 eProps
1 Comment
Autisable web blog Friday, 02 December 2011

19 Mart 2012 Pazartesi

Cem Vardarcı@ Dali

 
Posted by Picasa

Benam Dalkıran Cem Vardarcı'ya 10. sınıftan itibaren piyanoda eşlik yaparak onun Meleği olmağa devam ediyor

 
Posted by Picasa

Gülser Vardarcı @ Dali

 
Posted by Picasa

GÜLSER VARDARCI Vardarcı Makina Ve Sanayi Ltd.Şti.Yönetim Kurulu Üyesi ve Dış Ticaret müdürü



GÜLSER VARDARCI
Vardarcı Makina Ve Sanayi Ltd.Şti.Yönetim Kurulu Üyesi ve Dış Ticaret müdürü
1983 İzmir doğumludur. İzmir Özel Tevfik Fikret Lisesinde Fransızca ve İngilizce eğitimini tamamladıktan sonra Ege Üniversitesi Psikoloji bölümünden lisansını alarak yarı burs aldığı İstanbul’da Koç Üniversitesi Gelişim Psikolojisi bölümüne geçiş yapmış, bir yıl boyunca dersleri almış, daha sonra İzmir’e gelerek Dokuz Eylül Üniversitesi Özel Eğitim Bölümünden uzmanlığını almıştır. Otizm ve özel gereksinimli çocuklar üzerine çalışmalarını sürdüren, kardeşinin otizminden ötürü kendini bu alanda İsrail ve Amerika’da birçok eğitime katılarak geliştiren Vardarcı, farklı düşünen ve algılayan bireyler konusunda farkındalık çalışmaları yürütmektedir. 2001-02 yıllarında Aiesec Izmir’de aktif olarak çalışmış daha sonra Rotaract derneklerine geçerek Bornova Rotaract Derneği üyesi olmuş, 2008-09 döneminde bu derneğin yönetim kurulu başkanlığını yürütmüş ve daha sonra UR. 2440. Bölge Rotaract Derneklerini yürüten çalışma ekibinde Bölge Sekreteri olarak görev yapmıştır. 2011 Mayıs ayında Rotary Vakıf üyesi olmaya hak kazanarak UR. 5330. Bölge Amerika’nın Güney Kaliforniya eyaletinde Kültür elçiliği görevinde bulunmuş orada otizm üzerine çalışan merkezleri gezerek incelemeler yapmıştır. 2005’ten beri aile şirketleri Vardarcı Makina Sanayi firmasında dış ticaret sorumlusu olarak çalışarak ticari alanda da faaliyetlerini sürdürmektedir. İzmir Goethe Enstitüsünde bir yıl Almanca eğitimi de alarak, Alman ortakları ile kurulan Keller & Vardarcı firmasında da müşteri ilişkilerini yönetmektedir. Hali hazırda Türk Psikologlar Derneği, İzmir Sanayici İş Adamları Derneği, Kültürpark Tenis Kulübü üyesi olarak görev almakta, ODER Otistik Çocukları Koruma ve Yönlendirme Derneği’nde yedek yönetim kurulu üyeliğini sürdürmekte, 2012-13 dönemi için seçildiği UR. 2440. Bölge Rotaract Temsilciliği görevine hazırlanmaktadır. Psikoloji ve özel eğitim alanında kendini geliştiren Vardarcı, Duyusal Bütünleme, Psikosibernetik, Reiki, Rasheeba Doğu Şifa Enerjileri, Takım Çalışması, Etkili Dinleme ve İletişim Sanatı konularında yoğun eğitim almış, Belediyelerde, Özel Eğitim merkezlerinde çeşitli seminerler vermiştir. Jean Ayres’ın 1979’da yazdığı ve 2005 yılında yeniden yayılmadan Duyusal Bütünleme ve Çocuk kitabını Türkçe’ye çevirmiş ve kitap şuanda basım aşamasındadır. 2011 yılında 2,5 ay boyunca otizmli çocukların ailelerine yüksek lisans çalışması için “Aile içi iletişim” ve “Problem Çözme Becerileri” konularında eğitim vermiş, eğitimi oldukça etkili bulunmuştur. Resim yapmak, tenis oynamak, rüzgar sörfü yapmak, sinemaya gitmek hobileri arasındadır.Fransızca,İngilizce,Almanca,Türkçe bilmektedir. Sosyal sorumluluk, proje üretimi ve takibi, farklı düşünen zihinler konularında ufukları açmayı hedeflemektedir.

21 Şubat 2012 Salı

Sensory Integration Training EXPERIENCE in TAIWAN


Intensive
Sensory Integration Training
EXPERIENCE in TAIWAN

Key factor for success of sensory integration training is:
Daily exercise for an hour with prone extension posture on scooter board for recapture of phylogenetically and ontogenetically early childhool experience.

Who and where do the training
Intensive Sensory Integration training is a modification of Sensory Integra-
tion therapy by Jean Ayres, adapted to the socio-econimic environment
in Taiwan. With semi-planned schedule we train a group of children at the
same time more with prone extension posture on a scooter board, for more
than 40 minutes daily. Key persons responsible for the training are shifted
from occupational therapists to parents and teachers. Trainings are performed
in schools, at home, or at private institutes rather than in the treatment
room of occupational therapy.

Methods
Main items of plays on scooter board are simplified: i.e. riding down a ramp
and crossing the floor for a distance of one to two classrooms up to about
100 roundtrips per day; pushing a volleyball against a wall for 500 to 1500
beats per day; and grasping a volleyball and passing to teammates in competition
between two teams for 30 minutes. Those numbers are for averge 1st grade pupils
and should be rescheduled according to individual capacity and divided into
several times per day for accomplishment.Jumping board, rolling forward,climbing
up pole or cage, swinging board, dog walking with feet elevated, and/or massage
etc., can be added for further sensory bombartment and interesting.
Within 2 weeks to 2 months, parents can see initial good result. It is necessary
to keep on daily training for 9 months to 1 year for prominent results.

Purpose and benefits
These prone extension acitivites are intended to further integrate vestibular,
proprioceptive, and tactile sensation while under strong contraction of neck
and upper back muscles, which is for recapture of ontogenetic and phylogenetic
early childhool experience, and can facilitate smooth movement of eye pursuit,
eye-hand coordination, body image as well as auditory and visual processes
of lower level and secondarily high cortical function, and which are also
helpful for attention deficit and hyperactivity condition frequently seen
in these children.
These intensive activities are originally designed to help large number of
children with learning disorders and emotional disturbance in schools, but
we have found that autistic children have much wrosening conditions of sensory
integration dysfunction, e.g. hypersensitivity of tactile, auditory, and visual
sensation of defensive type, much poorer body image and oral dyspraxia, and
much worse eye-hand and visual-auditory coordination. Therefore we apply sensory
integration training to autistic children with various intensitivity and duration
(from 2 monhts to 3 years), with very nice result with longer duration(2-3 years)
of trainings.

A control study of intensive sensory integration training
Intensive sensory integration training can improve dyslexia with jerking
eye movement, eye convergence and fatigability, eye drifting and hyperactivity,
and jumping reading and copy, up to significant level. See detail

Address:

Shin-siung Jung, M.D.
Springtide foundation for learning disabilities and emotional difficulty
#9 Ho-pen Rd. Ton-san, I-lan county,Taiwan 269
Fax:(886)3-958-1924
E-mail:ssjung@ms2.hinet.net

Expert of PDD Ziva Rom 's Epikriz for Cem Vardarci in 2008

23/09/2008
Dear Sirs,
Cem Vardarcı is Asperger.
But he is very high functional.
He is almost closed to be a NORMAL one.

What he miss is:

1-His body is weak.
He loses his confidence because his body is poor.
His attentive is not enough, so he needs a mediator in school to help him to be a good student.

2-In this session 22/09/2008 I see that he is completely better.
Now he learned to play piano much better and he is improved in violin.
I was very happy to see his progress from January 2008.

3-He has too much anxiety.
So he is afraid of everything.
Especially NEW things.
Because of his anxiety let him more TIME to prepare himself.
Give him his time.
He afraids everyday less and less from people.
In modern time my colleges think that everyone of us improve day and day in the lifetime.

There is a gap between his intelligence and cognition.
The program with him is to make him more integrated to close the gap.
It means that we as a therapist want to make his body stronger.
When he will be stronger in the body his maturity will be better.

I appreciate you let him to be in NORMAL group.
It makes him a better man.
Normal society integrates him.

ATATÜRK began to build a new modern Turkey.
Every Turkish member of this Turkish soceity and Cem is one of this soceity.
So I beleive ATATURK will enjoy to see from the sky that you give him a little place among Turkish people.

I beleive Cem is a FLAG.
A first one who walks in the first place of all Turkish children.
He is the one who goes in front of the children and he will show them the way.

You can be proud for that.
Because you take place in his therapy.
To his best future you take part in this picture.

I want to be in touch in the next period.
Thank you for everything.

Expert of PDD
Ziva Rom
Tel Aviv
Israel

20 Şubat 2012 Pazartesi

Gülçin Vardarcı'nın www.otizm.org Oder ziyaretçi Defterindeki Yazıları 2004 ten itibaren

Bizim sizin bize onların hepimize ihtiyacı var
ODER'DEN HABERLER •
MESAJ DEFTERI •
UYE GIRISI

Sayfalar

Ana sayfaya git
Mesaj Defteri



Mesaj defteri
Mesaj Mesajı yazan kişi

Aradığınız kelime: "Gulcin Vardarci"
Sonuçlar
1.) Yazan: Gulcin Vardarci | 21-04-06 (Sil)
Mesaj:
Koray Uygur,haftanin bazi saatlerinde Ataturk stadyumunda, otizmli cocuklarimiza basket ogretiyor.
2.) Yazan: Gulcin Vardarci | 08-06-05 (Sil)
Mesaj:
Bu haftaki aktuel dergisinde oglum Cem'in otizmde gecirdigi asamalar yaziyor. ancak birkac duzeltmeyi buradan yapmak istiyorum. 1-Cem,Ankara ilkogretim okulunda okuyor.Ozverili,nehir yatagını degistirecek kadar guclu muduresi ve ogretmenleri sayesinde 2-ben anneme 47 yasina kadar henuz "sen" demedim bizde mutlak saygi vardir 3-Cem'in pekcok terapisti oldu
3.) Yazan: Gulcin Vardarci | 28-05-05 (Sil)
Mesaj:
Özel Elit Gençler Kolejinde gerçekleştirilen Otizm Semineri ile ilgili izlenimlerim. Otizm maalesef çocuklarımızın geleceğini bizim de umutlarımızı çalıyor. 09/01/05 Tarihinde Jale Sezgin Hanımefendi ile ilk defa telefonla konuştuğumda bana, İstanbul Otizm Sempozyumundaki ODER standından, Otizmli ailelere ışık olsun diye , oğlum Cem Vardarcı’nın otizm serüvenini anlattığım VCD’lerin kopyalarını aldığını ve bazı yöntemleri deneyerek bir yıl içinde 10 çocuktan 7 sini kaynaştırma eğitimine kazandırdıklarını söylediğinde beni tam kalbimden vurdu. 2001 den itibaren Cem’i tedavi etme misyonum biraz yön değiştirerek başkalarına yardım boyutuna dönmüştü. En son olarak da Bursa’da ve Ege Üniversitesinde Prof. Dr. Şeyda Aksel’in dersinde, yaşadıklarımızı anlattığım için Sn.Jale Sezgin’in seminer teklifini gönüllü olarak kabul ettim. Kanımca insan, kendinde var olan ve başkalarını da aydınlatacak olan ışığı söndürürse,bütün dünya kararır. Bugüne kadar otizmli çocuklara hiç Özel bir Kolejde Milli Eğitim yolu açılmamıştı. Özel kolejler az öğrenci ile yoğun eğitim verdikleri ve otizmli çocuklar da bu tarz bir eğitimi hak ettikleri halde bu hamle gerçekleşmemişti. Oğluma teşhis konmadan önce kızım Gülser’in ilkokul sınıfında öğrenme güçlüğü ve kromozom problemi olan çocuklara asla tepki göstermemiş normal çocuk annesi olarak, bu dünyanın zig-zag larla dolu olduğunu herkese öğretmeyi amaç edinen yöneticilerin yanında yer almaktan gurur duydum. Cem’in okul yaşantısı da zaten böyle güçlü ve mücadeleci, yüreğinde derin insan sevgisi taşıyan kişiler sayesinde devam ediyor. Seminerde yer alan barkovizyon gösterisi için hazırlık sürecinde oğlum Cem’in gereksinimleri doğrultusunda 1998 den itibaren özel terapi seanslarını çektiğim videoları tek tek her karesini gözden geçirdik.Adeta zaman tünelinde yolculuk yaptık ve seminer esnasında az daha ağlama Oscar’ı kazanacaktım. Bu filimlerle 1-Neyi ,nasıl uyguladıklarını kayıt etmiştim. 2-Buradaki terapistlere "tam olarak böyle istiyorum" demiştim. 3-Oğlum Cem Vardarcı'nın gelişmesini takip edebilmiştim. 4-Eğer bir gün "iyileşirse" "bak biz nelere katlanmıştık"diyebilmiştim. 5-Cem iyileşirse ekonomik gücü ve lisanı ,cesareti olmayan otizmli çocukların ailelerine gönüllü yardımcı olabilecektim. Tabii ki bu Vcd ler tamamen kişiseldir ve tavsiye niteliği taşımaz. Kopyalanıp üzerinden gelir elde edilemez. Hazırlık yaparken yaptığım tercümeleri bir araya toplayınca meğer bir kitabı dolduracak kadar çok olduğunu farkettim. Yıllardır bu dosyalarımı ve otizmle yaşarken öğrendiklerimi herkesle paylaşıyorum,internet aracılığı ile veya evime gelenler ile veya telefonla yardım isteyenlere sürekli olarak öğrendiklerimi karşılıksız aktarıyorum. Bizim en büyük şansımız Cem’in bize otizme içerden bakma fırsatını vermesi oluyor. Bu sayede otizmin gizemli kapıları aralanıyor. Her otizmli tektir ama belki de genelleme yaparak onlara yaklaşarak hep birlikte konuk olduğumuz dünya gezegeninin kurallarına göre az sıkıntılı yaşam sürmeyi amaçlıyoruz. Renkleri,kokuları,sesleri,görüntüleri farklı algılayan bir insan bizimle nasıl iletişim kurabilir? Klasik tıp bize yardım edemiyor yine de ondan ayrılmadan çıkış yolları arayan, bireysel olarak açmazlarda yaşayan aileler oluyoruz Kronik mutsuzluk ve çaresizlik maddi ve manevi olarak bizi kuşatıyor. Alternatif ve integratif tıptan medet umarak gözlerimizin önünde boğulmakta olan çocuğumuza acaba çürük de olsa bir ip atalım mı diye de kendi kendimizle mücadele ediyoruz. Pek çok cephede savaşıyoruz. Kendimiz de dahil olduğumuz bu savaşlar da komşulardan,arkadaşlarımıza,gıda alerjisinden metal zehirlenmelerine, okuldan maddiyata,lisan probleminden beynin tüm alanlarına,aile fertlerinden çevre şartlarına kadar savaşıyoruz. Zaman kum saati gibi bizim için ters akıyor. Diğer çocuklar bilgilerini derlerken bizim çocuklarımız hiç bir şey öğrenemiyor,ifade edemiyor,kendini geliştiremiyor. Diğer kardeşleri sanki terk edilmişçesine yalnız bırakıp tüm ilgiyi otizmli olanlara kaydırarak ömür boyu affedilemeyecek hatalar yapıyoruz. Bu sorunları 300 yıl yaşasam çözemem. Çözebilecek uzmanların ise sanki estetiğe ve güzelliğe odaklanmış bir dünya da otizm terapilerini düşünemiyorlarmış gibi umursamazlıkları var. Kanımca seminerin ana fikri erken tanılama ve hatta çocuk doktorunun bu tanıyı koyması ve zaman kaybettirmemesi. Sonra gelen bölüm ise eğitim. Bu eğitim hem çocuğa ,hem aileye, hem terapiste yönelik olmalı. Kendimizi eğitmeden ne tarz bir eğitim aradığımızı nasıl bilebileceğiz? Eğitim kurumlarından iyileşmeye yaklaşmış olarak bize gösterebilecekleri örnek kişi var mı? Eğitim kurumları maalesef uzun vadede bakım evleri pozisyonuna geçiyor. Onların da kendilerini sürekli yenilemeleri gerekiyor. Eğitimin uzun süreli ve çok pahalı olması da en olumsuz kısmı. Hepimiz umutsuz ve aceleciyiz. En zor durumda olan maalesef aileler. Pek çoğu başarısızlığı kendinde zannedip vazgeçiyor.. Üzüntü yoğunluğu bizleri boşanma,hastalık ve ölüm olarak tehtid ediyor. Benim bugüne gelirken yaptığım hatalar dünyanın çevresini kim bilir kaç kere dolaşır. Ama doğru yaklaşımla çocuğumuzdan herhangi bir düzelme belirtisi de alırsak ,işte o zaman İstanbul’un fethinden bile daha fazla gurur verici oluyor. Ben Cem’i Cem’le kıyaslamayı kendime öğrettim. Çünkü eğer normal yaşıtlarıyla kıyaslarsam oğluma çok büyük haksızlık etmiş olurum. Ben çıtayı yükseltmeyi severim. Cem 2 kez özgeçmişini konferanslarda anlattığı halde, bu kez de İngilizce ve Almanca olarak okudu. 2 kez Altınyunus’ta darbuka solo yaptığı halde bu kez de birkaç tını çaldı ve Akdeniz Akşamları şarkısını bize gitar eşliğinde çaldı. Bu seminer ona sayısız kendisini geliştirme fırsatı sağladı.Hepimiz geliştik.Onlarca bilgi ile donandık.Mükemmel insanlarla tanıştık. Hele sensory integration therapy’yi anlatmak için sahneye içinde materyaller olan kocaman valizimle çıkarken yarattığım görüntü kimbilir nasıldı? Cem’i kendi dünyamıza çekerken ,sırasıyla: konuşma terapisi duyusal bütünleme terapi(sensory integration), oküpasyonel terapi(faaliyet terapisi) işitsel algı terapisi(auditory integration) görsel algı terapisi(syntonic opthometry) at ile terapi masaj glüten-kazein diyeti vitamin terapisi, spor(her alanda) kaynaştırma eğitimi kardeş ilişkisi oyun parkları müzik, seramik arkadaşlık model olma davranışçı terapi reiki özel ilgi alanlarından iletişim kurmaya çabalamak gibi çeşitli yöntemleri denedik. Sürekli Allah’a dua ettik. Bu sayede iletişimi arttı, konuşması gelişti esnek olabilmeyi öğrendi amaçlı hareket edebilmeyi öğrendi kendini sakinleştirebilmesi mümkün olabiliyor öz bakım becerileri arttı dikkat süresi uzadı öğrenme isteği arttı kendine zarar verici davranışları azaldı kendini uyarıcı davranışları yavaş yavaş sönüyor değişikliklere daha az tepki gösteriyor seslere daha az kızıyor yardımsever biri oldu 3 boyutlu dünyayı öğrendi sahneye çıkar duruma geldi. Sonuçta yaşamdan keyif almasını sağladık. Ancak uyku sorunu hala en büyük problemimiz.Koku sorununa ise henüz çare bulamadık.Chelasyon,kök hücre terapisi ve homeopathyi henüz denemedik. Ailece sorunu sahiplendik. Kızım Ege Üniversitesi Psikoloji bölümünü bitiriyor tezini Sensory Integration Therapy üzerine yazıyor, eşim sigarayı bıraktı ve basket oynamaya başladı motivasyon olsun diye. Ben üniversite sınavına girip yeniden kazandım. Çok çalıştık,çabaladık ve hala çalışmalarımız sürüyor. Eşimin yurt dışındaki iş ortakları bile 3. dünya ülkesinde,bu kriz ortamlarında Cem’i otizmden çıkarabilmeyi nasıl başarabildiğimize çok şaşırıyorlar. İstanbul Türkiye’nin, New York da dünya’nın başkenti sayılacak olursa bu başarılarımızı New York’ta sağlamış olmayı dilerdim. Belki daha fazla ses getirirdi. Dileklerim: Milli Eğitimin “normal çocuk nasıl olur” diye okullara ders koyması üniversitelerimizde oküpasyonel (uğraşı) terapi bölümleri açılmasının sağlanması çocuk doktorlarının tanıyı koyması medyanın otizmin tanıtımına yardımcı olması, vasıflı olarak ev kadını kaldığım için bu kompleksimden kurtulmam bunca yıldır devletten ve hiç kimseden yardım almadan bu seviyeye geldiğimizin taktir edilmesi bizden sonrası için otizm yaşam köylerinin kurulması Özel Elit Gençler Koleji gibi kolejlerin çoğalması. Çünkü Kaynaştırma olmazsa olmaz. Çocuklarımıza saygıyla ve sevgiyle yaklaştıkları için bu güzel okul sayesinde otizmi aşanlar mutlaka olacaktır. Cem’e 2003’de Temple Grandin’den ödül gelince sevinçle Oslo’daki uzman KL.Reicheld’e yazdım. Onun cevabı ise “Bir çocuk kurtulunca cennette yeni bir kapı açılır”şeklinde oldu. Biliyorum ki tüm yardımı dokunan eğitimciler,terapistler,doktorlar ve yakınlarımız o kapıdan Cem ile birlikte geçecekler Gülçin Vardarcı
4.) Yazan: Gulcin Vardarci | 31-03-05 (Sil)
Mesaj:
Tuvalet Egitimi ile ilgili bir siteden surekli mesaj aliyorum bazilarini tercume ettim: 1-Cocugunuzun Tuvalet ihtiyaci oldugunda nasil iletisim kurarsiniz? cocugunuzun tuvalet ihtiyaci oldugunu farkettiniz ve tuvalete gitme islemini kendisi baslatamiyorsa bu durumda onu yonlendirebilecek bazi ipuclarina basvurun. Ona bu konuyla ilgili bir oyuncak,bir cikartma veya bir resim verin. repertuvariniza isaret dili ekleyip bir "T "harfini yavasca sallayarak tuvalete gitmesi gerektigini de anlatabilirsiniz. 2-Cocugunuz tuvalette sifonu cekmek istemiyorsa ne yapabilirsiniz? Sifonun cekilmesi oldukca gizemli bir olaydir. Su nereye gider acaba,tekrar nasil dolar neden o kadar cok ses cikarir? bazi cocuklar onceden tahmin edilebilen seylere iyi cevap verirler. Bir sablon olusturarak bu konudaki korkuyu biraz olsun azaltabilirsiniz Gorsel sema ile sifon cekmenin ne zaman uygun olacagini gosterin Sozel ipucu kullanin "hazir", "simdi sifonu cekiyoruz" sonra da "simdi ellerimizi yikama zamani " gibi Sifonu cektiginiz zaman gerekli uzaklikta olmasini saglayin. Yavas yavas sifona yaklasmasi icin cesaretlenmesini saglayin. 3-Cocugunuz tuvalet kagidini kullanmayi reddederse ne yaparsiniz? Bazi cocuklar tuvalet kagidinin dokusuna ve onun yarattigi dokunma hissine oldukca duyarlidirlar. pek cok cocuk tuvalet kagidi ile silinmeye karsi cikar bu islemi iyice ogreninceye kadar ona siz yardimci olun. bazilari da islak mendile aliskın olabilirler o zaman da suda eriyen islak mendilleri temin edebilirsiniz .4-Eger cocugunuz diskisiyla oynarsa ne yapabilirsiniz? Bazi cocuklar cok igrenc olmasina ragmen diskilariyla oynamayi severler,onu duyusal bir oyun zannederler. Onlara sensory(duyusal)secenekler hazirlayin,benzer sekilde yumusak ve ilik olsun kalin ve sıkı kemerler takın tayt gibi siki pantolonlar giydirin ki bebek bezine ulasmalari zor olsun kemerine pek cok oyuncak koyun ve bu oyuncagi surekli degistirn ki oyalansin ve bezine elini atmasin kucuk elleri mesgul olmali.
5.) Yazan: Gulcin Vardarci | 16-02-05 (Sil)
Mesaj:
Arkadaslar, "what is Autism" isimli kitapta biz oldukten sonra ne yapilmasi gerektigi Amerika kistasinda anlatilmis. mirasin nasil paylastirilacagi,vasinin kim olacagi,saglam kardeslerin otistik eriskinin tedavisini surdurmesi uzerinde ne yogunlukta etkili olacagini vs Bu ve bunun gibi pek cok konuda ne yapmamiz gerektigini bilmiyoruz. avukatlara danisilmali. Bu konuda bilgisi olan varsa lutfen yazsin.
6.) Yazan: Gulcin Vardarci | 28-11-04 (Sil)
Mesaj:
Otizm nedeniyle siz kader arkadaslarimi tanidim,hepimize 3 Aralik gunu icin bir teslli yazisi : KUSURSUZ OLMAK > Cin'de bir adam, hergun boynuna dayadigi kalin > sopanin iki ucuna asili, testilerle dereden, su > tasirmis evine.. Bu testilerden birinin yan kisminda > catlak varmis.. > Digeri ise hic kusursuz ve catlaksizmis ve her > seferinde, bu kusursuz testi adamin doldurdugu suyun > tumunu tasir,ulastirirmis eve..... Ama uzun bir yolu > yuruyerek boynunda tasidigi testilerden catlak olani, > eve yari dolu olarak varirmis.. 2 sene hergun bu > sekilde gecmis..Adam her iki testiyi suyla doldurmus > ama evine vardiginda sadece 1,5 testi su getirmis... > Tabii ki kusursuz, catlaksiz mukemmel testi cok > gururlaniyormus vazifesini mukemmel yaptigi icin.. > Fakat zavalli catlagi olan kusurlu testi, cok > utaniyormus, doldurulan suyun sadece yarisini eve > ulastirabildigi icin de cok uzuluyormus.. > 2 senenin sonunda goruslerine gore, yapmasi lazim > gelen gorevi yapamadigi dusuyle, irmak Kenarinda > adama; > - Kendimden utaniyorum. Su yanimdaki > catlak nedeniyle, sular evine gidene kadar sizip > gidiyor, demis. > > Adam testiye; > -Goremedin mi? Yolun senin tarafinda olan kismi > ciceklerle dolu. > Fakat kusursuz testinin tarafinda hic yok..Cunku > ben basindan beri senin kusurunu, catlagini > biliyordum.. Senin tarafina cicek tohumlari ektim. Ve > hergun o yolda ben su tasirken, sen onlari suladin.. 2 > senedir o guzel cicekleri toplayip, masamin ustunu > dekore ettim. Sen kusursuz olsaydin, o catlagin > olmasaydi, evime boyle guzellik ve zerafet > veremiyecektim" diye cevap vermis.. > Hikayeden alacagimiz ders: > Herbirimizin kendine has kusurlari > vardir..Hepimiz > birer catlak testiyiz..... Fakat sahip oldugumuz bu > kusurlar ve catlaklar hayatlarimizi ilginc yapan, > mukafatlandiran, renklendiren..ozelliklerimizdir. > Etrafinizdaki her kisiyi, olduklari gibi > kabullenin.. Dislarindaki kusurlara degil, > iclerindeki guzelliklere, bakip, gorun....
7.) Yazan: Gulcin Vardarci | 09-10-04 (Sil)
Mesaj:
Temple Grandin'in bir yazisinin tercumesini yaptim: Otistik cocuguma nasil tuvalet egitimi verebilirim? Diyorki tuvalet problemi olarak 2 onemli sebeb vardir. 1-tuvaletten korkabilirler 2-ne yapmalari gerektigini tam olarak da bilemeyebilirler. Cok agir derecede isitme sorunu olan cocuklar( yani sesleri cok fazla ve agrili duyanlar) tuvalet sifonunun sesinden cok korkabilirler. Ses kulaklarini agritabilir. tuvaletten uzakta olan bir lazimlikla bazen ogrenebilrler Sensory( duyusal)problemlerin cesitliligine gore bazi cocuklarda tuvalet sifonunun sesini sevebilir ve defalarca sifonu da cekebilir. fakat hala tuvalete yapmayi ogrenmemisde olabilir. bazi otistik cocuklarin dusunce sistemi o kadar somut ve kati olabilir ki ancak bir yetiskinin tuvaleti nasil yapilacagini gosrere gostere yapmasiyla ogrenebilir. ancak bir yetiskinin gostermesiyle bazen ogrenebilirler. Agir sensory (yani duyusal=5 duyu) problemi olan cocuklar bazen tuvaletinin geldigini de hissetmeyebilir. eger sakin bir ortamda veya kendileri sakinseler cis ve buyuk abdestinin geldigini hissedebilirler ama stres altinda iseler ve sensory yani duyusal asiri yuklenme altindaysalar altlarina yapabilirler. Bu da bize bazen bir cocugun dogru tuvaletini nereye dogru olarak yaptigini bazen de neden yapamadigini acikliyor. Temple Grandin
8.) Yazan: Gulcin Vardarci | 26-09-04 (Sil)
Mesaj:
Cok kiymetli eli opulesi Turk anneleri. Kurtulus savasina olmege sapsaglam cocuklarini yollamis kahraman, cefakar,sessiz meleklerin cocuklari. Kendi caresizligimi anlatmam icin hergun telefon eden,evime kadar uzaklardan gelen,mail atan, ne yapacagini benim gibi sasirmis,evladinin gozunun onunde yok olusunu seyreden zor durumda tum anneler. Belki de ilk kitabimi dolduracak kadar cok tesekkur yazisi yazan pek cogu da tip doktoru anneler,kendi zavalliligimi,beyin hucreleri ve ilahi adalet karsisindaki caresizligimi anlatirken bilmeyerek sizleri kirdiysam,herhangi birinizi kirdiysam beni affedin. Zaten gelisen tip sayesinde pekcok rahatsizligin caresi bulunacak cok yakinda. Biz de bu sure icinde bos oturmayalim diye birseyler yazmistim. Affedin...
9.) Yazan: Gulcin Vardarci | 24-09-04 (Sil)
Mesaj:
Oglumun otizmli oldugunu ogrendigimizde ailece geleneksel hatalari tekrarladik. Once reddettik. Nasil olur du da bizim gibi super lerin boyle problemli cocugu olurdu? Sonra tum tibbi tetkikler yaptirdik Oysa bunlar ise hem para hem zaman kaybi imis. Sonra uzmanlarin bu konuda bilgili oldugunu sandik. Oysa bu konuyu yeterince okumamislardi bile. Sonra sagdan soldan buldugumuz terapistlere inandik. Onlarin cocugumuzu iyilestirecegini sandik. Onlarda konuya bizim kadar uzakti. Bolgedeki 5-10 hasta donusumlu olarak 5-10 terapist arasinda gidip gelir. En buyuk hatayi cocugumuzu kendi gibiler arasina sokmakla yaptik. Cocuk bile bunun ne kadar yanlis oldugunu bize soyledi. bir de baktik ki filanca gibi bagiriyor falanca gibi kusuyor ya da bizim cocugumuzun sorunu bir baska evde o gece... Bir gun sensory integration therapy ile tanistik. Terimler cok yabanciydi ama sanki sihirli bir degnek degmisti. Hergun yeni bir gun oldu.:) tunelin sonunda silik de olsa bir isik gorduk ve calistik calistik calistik. Bize"husraniniz buyuk olacak"dediler,yilmadik. Giderek cocuk iyilesmege daha bir normal davranmaya basladi. Eger bu kadar zaman kaybetmemis olsaydik eminim ki su anda hic bir belirti kalmazdi. Dikkat daginikligi ve hiperaktivite disinda az sorunumuz kaldi. Otizm gerilerde kaldi. Bizim gibilerin en onemli sorunumuzda gectigi yasi ile su andaki yasinin sorunlarini ayni anda yasamasi.O nedenle iki kisiyle ayni anda ugrasmis gibi oluyoruz.onlarda bizde yoruluyoruz. Su anda normal cocuklar gibi okula gidiyor. Gunlerimiz normal cocuklari mesgul edecek faaliyetlerle dolu. Lutfen JEAN AYRES'in yazdigi SENSORY INTEGRATION AND THE CHILD kitabini sizlerde okuyun yada Türkçe'ye cevirttirip , uygulayin. Bir ayrinti da bizden baska hic kimsenin yeterli caba gostermeyecegidir.
10.) Yazan: Gulcin Vardarci | 16-09-04 (Sil)
Mesaj:
Selam, Oderden telefonla veya mail ile VCD leri siparis edebilirsiniz. videolar icin ben ucret almiyorum. Ancak kopyalama icin ve yakinda oturmuyorsunuz kargo ucreti odeyerek edineceksiniz Ben pek cok aileye bugune kadar kitap, brosur, dokuman ve aklinize gelen her turlu yardimi yaptim. evimde toplantilar duzenledim. Kac aileye orada anlattigim hareketleri bizzat yapa yapa anlattim. Terapistlerim yurt disindan geldigi zaman bile evimin kapisi dileyen ailelere acikti. Telefonla saatlerce ailelere bilgi veriyorum. Bilgi ve kaynak paylasmadigim terapist yok gibi. Buna ingilizce ve almanca bilmemin ve 46 yasinda bile 2. universitede okuyor olmamin da yarari oluyor.. Ayda kac kez kendi cebimden masraf ederek hic tanimadigim kisilere bilgiler,kitaplar yolladim. Ancak artik soz verince yerine getiremez oldum. O nedenle kar amaci gutmeyen ve cok ciddi bir kurulus olan dernegimize bu yardimi ailelere ulastirmasi icin ricada bulundum. Bu bilgiler tamamen kisiseldir. Bir anne olarak yasadiklarimi ve tecrubelerimi, cok bilinmeyenli otizm konusunu, bizim yasadigimiz pencereden anlatiyorum. Bugun Istanbul'a gitmek icin daglari asmaya gerek yok.Bilinen yol daima daha kisadir. Belki guzel cocuklarimizdan biri daha Cem agabeyleri gibi pekcok guzelligin farkina varir. Iste bizleri biraraya getiren bu duygu Cocuklarimiz omur boyu cocuk kalmasin Gulcin Vardarci

Sonraki 10 >>

Gösterilen sonuç: 1 - 10 Toplam sonuç: 24

ODER - İnönü mah. 110 sokak No: 4 Buca - İZMİR TEL: 0 (232) 442 40 01 E-MAIL
ODER'DEN HABERLER •
MESAJ DEFTERI •
UYE GIRISI

Sayfalar

Ana sayfaya git
Mesaj Defteri



Mesaj defteri
Mesaj Mesajı yazan kişi

Aradığınız kelime: "Gulcin Vardarci"
Sonuçlar
21.) Yazan: Gulcin Vardarci | 20-01-04 (Sil)
Mesaj:
Okunmasi gerekli kitaplarin devami 18-Onlar güneşe hasret Selvi borazancı Persson /Zihinsel özür yaşama katkıda Bulunmaya Engel Değildir/sistem Yayıncılık 19-Marsta bir antropolog oliver Sacks iletişim yayıncılık 20-OTİZM /Umudumuz Davranışçı Tedavi Ayda Halker isteme adresi www.oder.org 21-Treating Autism Bernard Rimland PhD www.autism/ari.com 22-Children with starving brains / Jaquelyn McCandless,Md
22.) Yazan: Gulcin Vardarci | 20-01-04 (Sil)
Mesaj:
> Arkadaslar, > Cocuklarimiza onlarla calisarak ve onlari calistirarak yardimci olabiliriz. > Cem'e HERGUN yapilan islerden bazilari sunlar: > > Emeklemek > > Takla atmak > > Yerde yan yan donmek > > deve hareketi > > Masaj > > Trambolin > > sandalyede her iki tarafa dondurme(mudur koltugu) > > Merdiven(merdivene halka takma,merdivende ters donme vs vs ) > > paralel barda hareketler > > gunluk yasam faaliyetleri(giyinme,kahvaltisini yapma,temizlik vs) > > puzlesco > > Boncuk dizme > > taklit(fiziksel,sozel) > > salincak > > Gozune isik tutma(fenerin tam ortasi karartilir once bir goze, goz acik iken 2 saniye fener tutulur,sonra heriki goz kapagi da kapatilir ve bir sag bir sol goze gozler kapaliyken fener tutulur 12 ye kadar sayilir.(1-sag goz 2- sol goz gibi) > sonra diger goz acikken 2 saniye fener tutulur tekrar kapaklar kapatilarak her bir goz kapaliyken fener tutulur bir sag bir sol goze tutulur.12 ye kadar sayilir. > > > > Cem bu hareketleri hergun yapa yapa duzeldi:) > > Bu hareketler sensori hareketleridir. > > 5 duyusundan cocuklarimiz yeterli mesaji alamazlar veya cok alabilirler dengelemek icin bu hareketler hergun yapilmalidir. > > HERGUN > > > EMEKLEMEK beynin ve vucudun her 2 yarikuresini calistirmak icin gunde 20 tur yapilmalidir. > > TAKLA ATMAK ,SANDALYEDE DONMEK ve YAN YAN YERDE DONMEK kulak icindeki yarim daire kanallari uzerindeki tuycukleri harekete gecirtmek ve bu sayede beyinlerinin algilamasini saglamak icin gereklidir.20 tur > Kulagimizin icindeki vestibul sinirine etki yaparak beyne input gitmesini saglariz. > seslerden daha az negatif etkilemesini saglar dondurme hareketleri. > Emekleme ve deve hareketi parmak kaslarini guclendirir. > cunku her isimizi ellerimizle yapariz. > > basini one egmeliyiz cunku bas+iki omuzdan olusan ucgen cocuklarimizda one egilmelidir boylece vestibul sinirine basinc olur ve algilamalari artar. > > trambolinde ziplama hiperligini azaltmak veya hipo aktifligini kaldirmak icin gerekli. > vucudun 2 yarisi esit calismali.100 defa > > Mediven el kaslarini guclendirmek ve yukseklik korkusunu ortadan kaldirmak icin gerekli.ic kulaga etki eder. > denge duygusu kazanilir. > > paralel bar denge duygusu icin gerekli. > > gunluk yasam faaliyetleri cocuk icin kacinilmaz. > ekmegine yag surdurmeli,masa kurdurmali kiyafetlerini giydirtmeli,tuvaletten sonra oz bakim yaptirilmeli kapi telefon actirilmali cocuk yasama aktif olarak katilmali. > > puzzlesco sentez ve analiz icin gereklidir. > puzzlesco kenarları duz oldugu icin iyidir. > > bocuk dizdirme > el-goz koordinasyonu icin gerekli > en buyuk boncuktan en gorunmezine kadar sirayla yaptirilacak. > > masaj olmazsa olmaz!!! > ele,ayaga tum vucuda kulaga,agiz icine, her yere akupunturel veya suregelen masaj sart > masaj ile sakinlestirir masaj ile hislerini gelisrtirebiliriz. > > oturur pozisyonda uygulanacak masaj cocugun akademik egitim almasini saglar. > > masajdan sonra fircalamaliyiz > tahta fircasi > yagli boya fircasi vs vs > bazen sert bazen yumusak fircalarla cocugun tum vucudunu fircalayarak beynemesaj gitmesini saglariz ve dokunma duygusunun rahatsizligini gideririz veya bazi organlarin calismasini saglariz. > > taklit > fiziksel taklit hareketiyle cocuk ve diger bireyler arasinda iletisim saglanabilir. > oyun oynamasi saglanabilir. > orn elimizdeki kutunun araba veya tren oldugunu varsayarak sesler cikaririz > birbirimize bakarak aynı hareketleri yaptirmak cocuklarimizin mimiklerimizi anlamasina gozumuze baktirmak goze baktirmayi saglar. > > salincak kulak icindeki vestibul sinirine input yollar. > sallanan sandalyade iyi olabilir. > > gozune isik tutma ile cocuklarimizin gozunun isiga karsi olan hassasiyetini ortadan kaldirmak icindir. > > > > Simdilik anlatacaklarim bu kadar. > kolay gelsin > Gulcin
23.) Yazan: Gulcin Vardarci | 20-01-04 (Sil)
Mesaj:
Malzeme alabileceginiz bazi internet adresleri: www.berkoyuncak.com(trambolin,süngerler,tüneller,...) www.ber-sa.com.tr(özel eğitim bölümü var.çocuk ana kategorisinden sonra özel eğitim bölümü var.oradaki alt bölümler;algılama ,yumuşak oyun,terapi,el becerileri,top havuzları,mobilya,bilgisayar)trmbolin,sünger bloklar,boncuk dizme ve bunun gibi bir çok materyal.... www.velitexltd.com.tr(bahçe ve spor yuncakları) www.oyuncakonline.com 1)www.ber-sa.com.tr 2)www.berkoyuncak.com.tr 3)www.oyuncakonline.com 4)www.velitexltd.com.tr SEVGİLER...
24.) Yazan: Gulcin Vardarci | 20-01-04 (Sil)
Mesaj:
Okunması gerekli kitaplar: 1-“SENSORY INTEGRATION AND THE CHILD” by JEAN AYRES 2-“BIOLOGICAL TREATMENTS FOR AUTISM AND PDD” by WILLIAM SHAW Ph.D. 3-“OUT OF SINC CHILD” by CAROL STOCK KRANOWITZ 4-“HEARING EQUALS BEHAVIOUR” by GUY BERARD 5-“THINKING IN PICTURES” by TEMPLE GRANDIN 6-“SMART MOVES”(WHY LEARNING IS NOT ALL IN OUR HEAD) by CARLA HANNAFORD Ph.D. 7-“FACING AUTISM” by LYNN M. HAMILTON 8-“EMERGE LABELLED AUTISTIC” by TEMPLE GRANDIN 9-“SOUND OF A MIRACLE” by ANNABEL STEHLI 10-“TEACHING CHILDREN WITH AUTISM” by CATHLEEN ANN QUILL 11-“WHAT IS AUTISM” 12-“FEAST WITHOUT YEAST” 13-“HASTALANMADAN YASAMAK BIZIM ELIMIZDE” DR.STEPHEN DAVIES (REMZI KITABEVİ) 14-Otistik cocuk Dahi mi engelli mi? Ismail Tufan

<< Önceki 10

Gösterilen sonuç: 21 - 24 Toplam sonuç: 24

ODER - İnönü mah. 110 sokak No: 4 Buca - İZMİR TEL: 0 (232) 442 40 01 E-MAIL

YARDIMLARINIZ İÇİN: GARANTİ BANKASI ŞUBE KODU: 410 HESAP NO: 6299260
| XHTML | CSS |